HER YAŞ GRUBUNDA DİKKAT DAĞINIKLIĞI EGZERSİZİ

GÖZ KIRPMAK BEYNİMİZİ RESETLİYOR VE DİKKATİMİZİ ARTTIRIYOR
Bir cismin görülebilmesi, görüntünün önce gözde daha sonra beynin arka kısımlarındaki görme merkezinde (görme korteksi)algılanması ile mümkündür. Yani göz, bir optik alet olup gören beyindir.
“Göz” ler kalbimizin değil “Beynimizin” aynasıdır. Yalanı ve doğruyu bize onlar söyler.
Karşınızdaki birisinin konuşurken;
– Yukarıya doğru bakması – Görsel bir kişi olduğunu
– Sağ – Sol yan (kulak hizasına) doğru bakması – İşitsel bir kişi olduğunu
– Aşağıya doğru bakması -Dokunsal bir kişi olduğunu ya da içsel bir konuşma yaptığını işaret eder.
Kişilerin “Ne düşündüklerini”, “hangi tip kişiliğe sahip olduklarını” size karşı “dürüst” olup olmadıklarını “Göz” hareketlerinden anlayabiliriz.

Yapılan bir araştırma, göz kırpmanın beynin işleyişini olumlu etkilediğini ortaya çıkardı. Araştırmayı yapan Japon bilim insanları, göz kırptıktan sonra beyin işlevinde meydana gelen değişimi, bir tür ‘resetleme’ye benzettiler.
Göz kırpmanın, beynin işleyişini ve konsantrasyonu olumlu etkilediği belirlendi. Japonya’daki Osaka Üniversitesi’nden Tamami Nakano ve ekibi, göz kırpmanın beyne etkisini araştırdı.
Daha önce, komedi dizisi, ”Mr. Bean”i izleyenlerin gözlerini, ana karakterin görünmediği sahnelerde yani dikkatin dağılabileceği zamanlarda kırptığını gösteren bir araştırmaya imza atan ekip, bu kez deneyi beyinde göz kırptıktan hemen sonra neler olduğunu görmek için tekrarladı.


Araştırmacılar, diziyi izleyen katılımcıların beynini MR ile görüntüledi. Göz kırptıktan hemen sonra katılımcıların beyin işlevinde değişiklik meydana geldiğini belirten bilim adamları, bunu beynin anlık olarak ”yeniden başlatılmasına (resetlemeye)” benzetti.
Eş zamanlı olaylara dikkatin en fazla 3 ya da 4 dakika verilebildiğini vurgulayan Nakano ve ekibi, ayrıca göz kırpılırken beynin, dikkatten sorumlu sinir hücrelerini mikrosaniye kadar etkisiz hale getirdiği sonucuna varıldı.
Bu sonuçların göz kırpmanın, çok kısa süre, bilgi akışını daha iyi kontrol etmek ve bir sonraki bilgiye daha iyi hazırlanmak için beyne gönderilen bir sinyal olduğu anlaşıldı.
Araştırma, ”Proceedings of National Academy of Sciences” dergisinde yayımlandı.